Delikanlılar
boyalı duvarların önüne geçip uzaklara bakarak rol kesiyor delikanlılar
boynumun büküklüğüne yetimliğin eklenişi gibi ansızın geliyorsun aklıma, sen ve sonra daha ilk soluğunu aldığında tutuşan yangının uykuda bile acıdan mordur göz altların yine de sesini hırslarınla dövüp yanıklaştırmadın
bak hatırladığında insan sürülebilir anın yoksulluğundan inandığında, inanması şimdiden zor ne var
musalla taşına oturup bacaklarını sallandırıyor çocuklar delilik yakın işte bu kadar
tüm bu gidiş ve eksilerek dönüşlerde yokluğunmuş elimde kalan yazamıyorum buğulu cama
işte bu yüzden salınmaya başlıyor şiirimden kurduğum salıncak aklımdan ve kalbimden büyüyen ağaç ne kadar sağlam olursa o kadar dayanacak
Zekiye Demir